AK Parti Genel Merkez Bayan Kolları Lideri Ayşe Keşir, başlattıkları ‘Kadınlarla Büyük Türkiye Yolunda’ projesi kapsamında, Denizli’de bayanlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir ortaya geldi. Çamlık Ofis’te düzenlenen programda bayanlarla proje kapsamında görüşme yapan Keşir, daha sonra basın mensuplarına açıklama yaptı. Ayşe Keşir, “Denizli’de çok başarılı bayanlar var. Bu manada potansiyelli bir kent. Bu potansiyeli daha nasıl açığa çıkarabiliriz diye buradayız. Bugün yapacağımız toplantıda da farklı devlet kurumlarının hibe ve teşviklerini anlatacağız. Birtakım kurumlar açıklıyor proje hibelerini. Bakıyoruz o vilayette, 5 bayan bu dayanağı kullanmış. Biz istiyoruz ki daha fazla bayan, bu takviyelerden yararlansın. Bayanlar bizim burada anlattıklarımızla, kendilerine yeni bir kapı aralamalarını istiyoruz” dedi.

‘BUGÜN TÖRE CİNAYETLERİ YOK DENECEK KADAR AZDIR’

AK Parti’nin iktidara geldiğinden bu yana eğitimde fırsat eşitliği alanında değerli çalışmalar yaptığı belirten Keşir, yüzde 13 olan kız çocuklarının üniversiteye gitme oranının AK Parti devrinde yüzde 49’a çıktığını belirti. Keşir, yoksullukla gayret kapsamında bayanları iş gücü piyasasına hem çalışan hem de teşebbüsçü ve patron olarak iştiraklerini sağlamak için de kıymetli projeler yürüttüklerini lisana getirdi. Bayana yönelik şiddetin önlenmesi için de kıymetli adımlar artıklarını kaydeden Keşir, “Partimizin 2002 yılında birinci kurulduğunda birinci seçim beyannamesinde kalın çizgilerle belirttiği, bayana yönelik şiddet konusunda son derece kararlıyız. Son günlerde İstanbul Mukavelesi üzerinden bir tartışma var. İstanbul Mukavelesi 2012 yılında imzalandı. 2002 ile 2012 ortasında geçen 10 yıllık müddet içinde bugün AK Parti, bütün iç hukuk düzenlemelerini zati bu mühlet içinde yaptı. 2005 de çıkardığımız Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) töre namus cinayetlerini ağırlaştırılmış cürüm kapsamına aldık. Bayana yönelik şiddeti ağırlaştırılmış kabahat kapsamına aldık. Bugün töre cinayetleri yok denecek kadar azdır. Sebebi 2005’te çıkardığımız TCK’daki ağırlaştırılmış düzenlememizdir” diye konuştu. İstanbul Kontratı tartışmaları üzerine de açıklama yapan Keşir, “Şimdi İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıyor olmamızın üzerinden bayana yönelik bir eksen değişikliği yaftasını AK Parti’ye yapıştırmak, AK Parti’nin az evvel anlattığım bu geçmişine bir iftira olur. Bu iftiraya atanlar evvel kendi telaffuzlarına kendileri bakacaklar. Bugün PKK dağda kız çocuklarını kaçırırken; bayanlara tecavüz, kürtaj ve hatta intiharlara zorlarken, çıkıp onunla ilgili tek söz edemeyenler, hiç kusura bakmasınlar AK Parti’nin bu karnesi üzerine kelam söyleme haklarını kaybetmişlerdir. Bırakın AK Parti’yi, bayanlar ilgili kelam söyleme haklarını kaybetmişlerdir” dedi.

‘İKİ YÜZLÜLÜK ETMESİNLER’

Bayan ve çocuk konusunu politik gayelerinde bir basamak olarak kimsenin kullanmaması gerektiğini vurgulayan Ayşe Keşir, “AK Parti 2002’den bu yana son derece kararlıdır. İstanbul Sözleşmesi’nden 2012’den evvel bugün kullandığımız pek çok iç hukuk düzenlemesini zati yapmıştır. Bunlar iç hukukun uygulanan kararlarıdır. Yeni Yargı Paketi’ni getiriyoruz Meclise. 4’üncü Yargı Paketi içinde bayana yönelik şiddetle gayrette bizce eksik gördüğümüz mevzunun bir adedini daha ekliyoruz. Eşe karşı işlenen şiddet, fiilinin 6284’te bir karşılığı var. Lakin boşanmış eş, eş sayılmadığı için hukuken o tıpkı karşılığı görmüyordu. Biz yeni yargı paketine boşanmış eşe karşı işlenen şiddetin de tıpkı nikahlı eşe karşı işlenen şiddet kararımda olmasıyla ilgili karar getiriyoruz. Şayet bizim eksen değişikliğimiz olsaydı, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmakla birlikte, biz bu düzenlemeyi getirir miyiz? Ben insaf falan beklemiyorum zati. Siyasi insaf yok o farklı. Lakin iki yüzlülük etmesinler. Türkiye’nin bayanları üzerinden kimse siyasi basamak yapmasın. Türkiye’nin şiddet gören acılı bayanları üzerinden kimse siyaset üretmesin. Bu mevzuda AK Parti yaptıkları ve yapacaklarının teminatıdır zaten” tabirlerini kullandı.