Son devrin risk listelerinde bir numaralı gündem hususu olan iklim krizi, global tehdidini artırarak sürdürüyor.

İklim krizinin tesirlerini her geçen gün daha yakınımızda hissettiğimiz periyotta bu küresel sorunun faturası da giderek artıyor.

‘Risk şuuru artmalı’

Tabiat Sigorta CEO’su Nihat Kırmızı, “Ülkemizin farklı noktalarında meydana gelen orman yangınları ve eş vakitli olarak Batı Karadeniz’de yaşanan sel felaketi hepimizi derinden yaraladı. Yaşadığımız bu harikulâde durumları göz önünde bulundurarak yaraların sarılması için sigortalılarımıza gerekli kolaylıkları sağladık.

Tabiat Sigorta olarak kendi grubumuz tarafından yapılan riziko teftişler vasıtasıyla sigortalılarımızı doğal afetler doğrultusunda görebilecekleri ziyanlara karşı uyarıyor ve alınması gereken tedbirler konusunda bilinçlendiriyoruz.

Risk şuurunun artırılması, kent altyapılarının kâfi hale getirilmesi, tertipli kentleşme, dere yataklarına yerleşim müsaadesinin verilmemesi, iskan müsaadesinin verilmemesi, arazi kullanımını belirli bir plan çerçevesinde gerçekleştirmesi üzere konular toplumun doğal afet riskine daha az maruz kalmasını sağlayacağını söyleyebiliriz” dedi.

‘İklim alarm veriyor’

Kırmızı, şöyle devam etti:

“2020 yılında dünya genelinde yaşanan doğal felaketler sebebiyle 268 milyar dolar ziyan kaydedilirken, bunların yalnızca 97 milyar dolarlık kısmı sigorta müdafaası altındaydı. Doğal afetleri büsbütün ortadan kalkması mümkün değil lakin kendimizi, sevdiklerimizi ve yıllarca emek verilerek elde edilen değerlerimizi teminat altına almak ve gereken hazırlıkları evvelce tamamlamak bizim elimizde.

İklim krizi alarm veriyor, buna kayıtsız kalmadan çok daha büyük felaketlerin önüne geçmek için harekete geçmemiz koşul. İklim değişikliği karşısında alınacak önleyici önlemler kısa vadede kesin tahliller getiremeyecek olsa da yapılacak olan yatırımların, çalışmaların önümüzdeki yıllar içerisinde aktif sonuçlar doğuracağını düşünüyoruz.”