IMF’den yapılan açıklamada, Türkiye iktisadına ait 4. Husus konsültasyonu kapsamındaki kontrolün öncü bulguları paylaşıldı.

Açıklamada, Kovid-19 salgınının öbür tüm ülkelerde olduğu üzere Türkiye’de de sıhhat ve ekonomiyi etkilediği aktarıldı.

Mali ve kredi genişlemesine odaklanan siyaset müdahalesinin ekonomik büyümeye güçlü bir ivme kattığına işaret edilen açıklamada, fakat tıpkı vakitte evvelden var olan kırılganlıkları artırarak ekonomiyi iç ve dış risklere karşı daha hassas hale getirdiği söz edildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Hızlı para ve kredi büyümesinden uzaklaşan son siyaset dönüşü memnuniyetle karşılanıyor. Bu dönüşüm devam ederse ve süreksiz salgın odaklı ek dayanak, orta vadeli mali konsolidasyon için emniyetli bir planın yanı sıra finans dalı ve yapısal ıslahatlarla birleştirilirse, tamponlar daha süratli biçimde yine oluşturulabilir. Yapısal ıslahatlar, salgının uzun vadeli olumsuz tesirlerinin oluşturduğu riskleri hafifletmeye odaklanmalı ve en savunmasızları desteklemek, işgücü piyasası esnekliğini teşvik etmek ve kurumsal borçların azaltmasını kolaylaştırmak için hedeflenen tedbirleri içermelidir.”

“POLİTİKA MÜDAHALESİ İKTİSATTA KESKİN BİR TOPARLANMA SAĞLADI”

Açıklamada, Türkiye’nin 2020’ye evvelce var olan kırılganlıklarla girdiği anımsatılarak, salgına karşı uygulanan birinci siyaset müdahalesinin ülke iktisadında keskin bir toparlanmaya yol açtığı vurgulandı.

IMF’nın açıklamasında, 2020’nin sonlarından itibaren para siyasetinin sıkılaştırılmasının, süreksiz düzenleyici önlemlerin gevşetilmesinin ve devlete ilişkin banka kredilerindeki besbelli yavaşlamanın Türk lirası üzerindeki baskıyı sınırlamaya ve itimadı yine inşa etmeye yardımcı olduğu aktarıldı.

Türkiye iktisadına ait görünümün de değerlendirildiği açıklamada, “Ekonominin 2021’de olumlu büyümeye devam etmesi bekleniyor.” tabiri kullanıldı. Açıklamada, Türkiye iktisadının 2021’de yaklaşık yüzde 6 büyümesinin beklendiği kaydedildi.

Vakit içinde sürdürülen siyasetlerin tekrar dengelenmesinin daha güçlü orta vadeli büyümenin temelini oluşturacağına işaret edilen açıklamada, mali yapısal ıslahatların konsolidasyonu destekleyeceği ve mali riskleri azaltacağı tabir edildi.