Prof. Dr. Sefer Şefer Şener’in Milliyet’e yaptığı açıklamada şu sözleri kullandı:
Türkiye bilhassa 2013 yıllarından sonra güç alanında uzun vadeli bir grup yatırımlar yapmaya başladı. Petrol ve doğal gaz aramalarına dönük dünyanın en çağdaş gemileri diyebileceğimiz yeni jenerasyon arama ve sondaj gemileri temin etti. Hasebiyle bu alanda dünya üzerinde derin denizlerde arama yapabilen 3-4 ülkeden biri oldu.

Orta ve uzun vadede ekonomik tabloyu tümden değiştirebilecek bir potansiyele gerçek süratle ilerlemektedir.

Tuna-1 lokasyonu yeni bir kuzey denizi olma yolunda süratle ilerlemektedir. Bu yatımlar uzun vadeli düşünülmüştür. Hasebiyle bir evvelki Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak periyodunda ulusal güç siyasetine dönük atılan adımlar hem petrol hem de doğal gaz arama faaliyetlerini geliştirilmiştir.

Gerçekten 2020 Temmuz’unda Karadeniz’de 320 milyar metreküplük yeni bir doğal gaz rezervi keşfedilmiş, gerisinden kasım ayında 80 milyar metreküplük bir rezerv daha bulunmuş ve doğal gaz ölçüsü 405 milyar metreküpe çıkmıştır.

Türkiye’nin her yıl 13-15 milyar dolarlık doğal gaz ithal ettiği düşünülürse yapılan bu çalışmaların uzun vadede Türkiye iktisadını daha dirençli hale getireceği açıktır. Ayrıyeten güç maliyetindeki düşüş ihracatta da daha rekabetçi olmamızı da beraberinde getirecektir.

Öbür taraftan yapılan tüm çalışmalarla birlikte Türkiye, güç alanında bir ticaret merkezi olmaya adaydır.

Daha sonra CNN Türk canlı yayınına çıkan Prof. Dr. Sefer Şefer şu sözleri kullandı:

KRİTİK TARİH 2023 

Öte yandan bundan sonra ki etapta Türkiye’nin 10-15 yıllık rezervi oluşmuş olacak. Gazın çıkarılmasına  2023 yılından itibaren başlanacak.

Burada çok çağdaş tesisler kuruluyor. Çıkarılacak gazın doğal gaz faturalarına yansıması katiyen olacak. Bunun için doğal gazın kullanıma açılması bekleniyor. 2023 yılı prestijiyle kullanıma sunulacak olması rekabeti de artıracaktır. Bu nedenle fiyatlarda da olumlu istikamette önemli bir oynamalar olacaktır.

‘TÜRKİYE’NİN ELİ POLİTİK OLARAK GÜÇLENİYOR’

Ayrıyeten işletmelere maliyet avantajı da sağlayacak. İşletmelere çok önemli bir rekabet avantajı sunacak. Türkiye’nin eli politik olarak da güçlendiriyor.

Aldığımız haberler nazaran Akdeniz’de de çok önemli rezervler. Türkiye, ‘doğal gaz yok petrol yok’ sürecini geçirmiş durumda. Çıkarılacak ölçü çok değerli. Şayet yüksek bir ölçü çıkarılırsa dışa bağımlılık büsbütün kalkabilir.