Pandemiyle meskenlere kapanan çocukların yaşadığı kayıplara öğrenme zahmeti de eklendi. McKinsey tarafından gerçekleştirilen COVID-19 ve Eğitim başlıklı araştırma, dünya çapında birinci ve ortaokul öğrencilerinin matematik hünerlerinin 5 ay, okuma hünerlerinin 4 ay gerilediğini gösterdi. Çalışmaya nazaran ailelerde eğitim düzeyi düştükçe, çocuklarda öğrenme zahmeti yüzde 55i bulabiliyor. Pandemiye bağlı olarak gelişen bu durum, ebeveynlerin aklına Çocuğum disleksi mi? sorusunu getiriyor. Dünya Sıhhat Örgütü tarafından öğrenme farklılığı olarak tanımlayan disleksi, çocuklarda yazıları eksik okuma, sayıları birbirine karıştırma üzere sıkıntılarla kendini gösteriyor.

Ailesiyle vakit geçiren çocuklar ilkokula hazır başlıyor 

Ebeveynlerin bilhassa okuma ve yazmayı öğrenmekte zorluk çeken çocuklarının disleksi olabileceğine dair telaş yaşadığını belirten Yükselen Zeka Yayınevi Kurucusu Sabri Yaradılmış, “Pandeminin çocukların öğrenme süreçlerini olumsuz etkilediği kuşkusuz bir gerçek. Lakin okul öncesinde aktiflik kitapları aracılığıyla verimli bir eğitim alan, telefon, tablet ve televizyondan oluşan 3T canavarıyla değil ailesiyle vakit geçiren çocuklar ilkokula hazır başlıyor ve yaşıtlarından bilişsel olarak geri kalmıyo” dedi.

Her çocuk farklı öğrenir 

Ebeveynlerin okuma yazmayı öğrenmekte zorluk yaşayan çocuklar üzerinde sözel ya da fizikî şiddet uygulayabildiğine değinen Sabri Yaradılmış, “Temel sorun hepimizin bir vakitler çocuk olduğumuzu unutmamızdan kaynaklanıyor. Çoklu zeka ve duygusal zeka kuramlarına baktığımızda her insanın farklı şeyleri, farklı formda ve farklı müddette öğrendiğini görüyoruz. Her çocuğun ilgi ve yetenek alanları üzere öğrenme müddetleri de farklıdır” diye belirtti.

Çocuklar ekranla değil akranla büyür 

Çocukların okul öncesinde alanında uzmanların rol aldığı bir grup tarafından hazırlanan eğitim setleri ve zeka oyunlarıyla tanıştırılmasının değerine değinen Sabri Yaradılmış, “Çocuklarda lisan, konuşma, dikkat gelişimi, ince motor, duygusal ve toplumsal marifet alanları gelişime açıktır. Bu nedenle okul öncesi periyotta başlayan eğitim, onların tüm eğitim hayatını tesirler. Steve Jobsun dediği üzere: Çocuklar ekranla değil akranla büyür. Ebeveynler 3T canavarına yenilmeden çocuklarıyla birlikte verimli vakit geçirdikleri surece sağlıklı ve başarılı çocuklar yetiştirebilirler” dedi.