Başkanlık ve Konya Sanayi Odası iş birliğiyle Selçuklu Kongre Merkezi’nde düzenlenen Konya Savunma Sanayi Tedarikçi Buluşmaları kapsamında, ASELSAN Konya Tesisleri’nde incelemelerde bulunan Demir, yetkililerden bilgi aldı.

Akabinde, programın gala yemeğinde açıklamalarda bulunan Demir, ASELSAN Konya Tesisleri’nin, savunma sanayiinin ana oyuncularından ve savunma sanayi stratejisinin bir kesimi olduğunu, şirketlerinin Anadolu’ya itimadı ve sanayi teşvik manasında öncülük yapma konusunda inisiyatif almalarının hoş bir örneği olduğunu söyledi.

Savunma sanayiinde, tam bağımsız Türkiye’nin bir vizyon olduğunu söz eden Demir, “Bu vizyonumuza verdikleri dayanaklardan ötürü ana yüklenicilerimiz ortasında olan vakıf şirketlerimize, Konya Sanayi Odası ve 24 sanayicimizin, elini taşın altına koyarak oluşturduğu ASELSAN Konya yapılanmasına teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

Demir, en büyük dileklerinin sanayi alt yapısının yayılması olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Bu kapsamda makul derinliklerin oluşturulması, yurdun dört bir köşesinden birbirini tamamlayan teknolojiler ve kabiliyetlerin inkişaf ederek, sanayi alt yapısını daha da ileriye taşımak ve bunun mızrak ucunu teşkil eden savunma endüstrisinde de yeni atılımlar ile yeni kabiliyetlerin bu sayede geliştirilmiş olmasını istiyoruz. Bugün Türkiye, global tedarikçilerin çıkardığı tüm zorluklara ve uyguladığı gizli-açık ambargolara karşın, ulusal çıkarlarını müdafaa doğrultusunda yapması gereken harekatları kimseye muhtaç olmadan yapabilir durumda ve bu bahiste kendisini ispatlamış durumdadır.”

Demir, savunma sanayiinde elde edilen muvaffakiyetlerin, vakıf şirketlerinden özel şirketlere, KOBİ’lerden üniversitelere, araştırma merkezlerinden, çeşitli yapılanmalara kadar büyük ve güçlü bir ekosistem tarafından oluşturulduğunu belirtti.

Savunma Sanayii Başkanlığının, yüksek katma kıymet üreten KOBİ ve yan sanayiinin geliştirilmesine büyük değer verdiğini aktaran Demir, “KOBİ ve yan sanayiinin geliştirilmesi kadar üzerinde değerle durduğumuz öbür bir bahis ise projeler kapsamında yerli endüstrimizin imkan ve kabiliyetlerinin azamî ölçüde kullanılmasıdır. Bu gayeyle, projelerde ana yüklenicilerimize alt sanayi kullanma, sanayi iştirak faaliyetleri mecburiyeti koşmakta ve bunu çok yakından takip etmekteyiz” tabirlerini kullandı.

Demir, bu kapsamda kesimin, proje, insan kaynağı, eser ve altyapı yetenek envanterinin çıkartılması, sektörel yeteneklerin ve kapasitelerin değişik kademelerde, farklı kategorilerde ve süreklilik içerisinde kıymetlendirilmesi, firmaların desteklenmesi maksadı ile yürütülen çalışmaların da devam ettiğini anlattı.

Savunma Sanayii Yatırım ve Geliştirme Faaliyetleri Destekleme Programı kapsamında bir yatırım fonu kurulduğunun da muştusunu veren Demir, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Program ile savunma, anayurt güvenliği, havacılık ve uzay sanayi alanlarında faaliyet gösteren yerli sanayi kuruluşlarının desteklenmesi gayesiyle gereksinim duyulan yatırım ve ihracatlarının finansmanı için Türk lirası üzerinden kredi kullandırıyoruz. Program kapsamında sunduğumuz kredilerin büyüklüğü 300 milyon liraya ulaştı. Kurduğumuz fon ile çeşitli yatırımları gerçekleştirmek, çığır açıcı projeleri yatırım haline getirmek ve ürünleştirmek istiyoruz. Önümüzdeki devirde de sistem bazında belli bir olgunluğa gelen savunma endüstrimizin teknolojik derinliğinin artırılması ve büyük zorluklarla elde edilen bilgi birikimi ve yeteneğin devamının sağlanabilmesi için savunma endüstrinde faaliyet gösteren yan sanayi ve KOBİ’lerin geliştirilmesi, teknolojik derinliklerinin ve rekabet edilebilirliklerinin artırılmasına yönelik çalışmalara devam edeceğiz.”