Yaşar Alptekin, Suriye İdlib’deki çocuklara oyuncak ve ikram dağıttı. Bu anları Instagram’dan paylaşan oyuncu, “Mutsuz olmamızın nedeni, sahip olamadıklarımız değil, yalnızca şükretmesini bilmiyoruz” diyerek, takipçilerine yardım davetinde bulundu.

EŞİNİ TOPRAĞA VERDİ

Öte yandan Yaşar Alptekin, 22 yıl sonra yine evlendiği Nilgün Altınyay’ı 2 Aralık Çarşamba günü kaybetti. Alptekin, bir müddet evvel yakalandığı kansere yenik düşen Nilgün Hanım’ın hastalık sürecinde neler yaşadıklarını anlattı.

Yaşar Alptekin geçtiğimiz aylarda eşi Nilgün Altınyay’ı kansere yenik düşmesi sonucu kaybetmiş ve toplumsal medya hesabından bu iletisi paylaşmıştı: “Gönlümün sultanı. Çocuklarımın anası, hayat arkadaşımı, sevdiğimi, en sevdiğime, gerçek sahibine yolladık.”

“İNANIN TANIMI YOK”

Alptekin acısını şöyle paylaşmıştı; “Ne kelam, ne söz, ne cümle hiçbiri bu kavurucu acının karşılığı olamaz. İnanın tanımı yok. Değiştirmek, geri döndürmek mümkün değil. Kelamın bittiği yerdeyim. Her şey anlamsız, tarifsiz. Meskenin çatısı çöktü, konutumuz başımıza yıkıldı.”

“KİMSELERE DUYURMADIK”

“Nilgün koah hastasıydı, biraz da panik atağı vardı. Bir de üzerine akciğer kanseri olduğu ortaya çıktı. Temmuz ayında Süreyya Paşa Hastanesi’ne yatırmıştık, tedavi görüyordu epeydir” diyen Alptekin, “Kimselere duyurmadık, o yüzden sizler de duymadınız. Bir buçuk ay hastanede yattı, o süreçten sonra iyiydi. Akabinde bir periyot kemoterapi gördü lakin atakları başlayınca tekrar hastaneye yatırdık. Aslında hastane ortamı insanı hasta ediyor. Ruhsal olarak da çöküyorsunuz. 20-25 gün hastanede kaldık. Çarşamba sabahı 03.00’te de kaybettik” dedi.

“HASTALIĞINI BİLMİYORDU”

“Bana ‘kanser miyim?’ diye sordu, ‘hayır, bu türlü bir kuşku var fakat kesin değil” diyen Alptekin kelamlarını şöyle sürdürdü; “O yüzden kemoterapi alıyorsun’ dedim. Yani son vaktine kadar palavra söylemek zorunda kaldım. Esasen biz de temmuzda öğrenmiştik. O denli aman aman uzun bir süreç geçmedi. Çabuk ilerledi ne yazık ki!”