Karaaslan, partisinin Canik İlçe İstişare Konseyi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, geçen haftalarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tezkere için oylama gerçekleştirildiğini hatırlattı.

Tezkerenin hedefinin Türkiye’nin ulusal güvenliği için sonlarının ötesine asker göndermesi olduğuna işaret eden Karaaslan, “Sınırlarımızın ötesine asker göndermemizin hedefi, sonlarımızın ötesindeki terör saldırısına fırsat vermemektir. Sonlarımızı korumak ne demek, ülkemizi korumak demek? Ülkemizi korumak demek, vatandaşlarımızı korumak demek. Bunun için yeri geldiğinde sonlarımız içinde, yeri geldiğinde ise hudutlarımız ötesine Mehmetçiklerimizi görevlendirmektir. İçeride de polisimiz ve jandarmamız, onun dışında bütün ürettiğimiz siyasetlerle çok uzun yıllardır büyük çaba veriyoruz.” tabirlerini kullandı.

Terörün, “Türkiye’de en büyük sorun nedir?” sorusunun çok uzun yıllar birinci yanıtı olmasına rağmen bugün sıralamada bile bulunmayacak dereceye geldiğini anlatan Karaaslan, bunun AK Parti iktidarı devrinde başarıldığına dikkati çekti.

Karaaslan, bunun yüksek irade, yüksek yürek, kararlılık, azim, dayanılmaz bir tertip ve herkesin en iyi misyonunu yaptığı bir sistem oluşturulmasıyla başarıldığını vurgulayarak şöyle devam etti:

“Başarmak zor’ dediler, ‘İmkansız’ dediler. ‘Yedi düvel bir olun gelin’ dedi Cumhurbaşkanımız. ‘Topunuz gelin’ dedi. Bütün terör örgütlerine söyledi bunu hem de. Bize düşmanlıkla bakan bütün devletlere de bunu söyledi. Hepsi de geldiler sahiden fakat hamdolsun geldikleri üzere de gittiler. Hasebiyle tezkereye neden ‘hayır’ oyu verilir ve bu kimi mutlu ve keyifli eder? Güvenliğimiz ile ilgili bu kadar stratejik kıymete sahip bir hususta ‘hayır’ diyenlere bu ülkenin geleceği emanet edilebilir mi? Bırakın siyaseti, her şeyin ötesinde bu ülkenin kıymetlerine yabancılaşmış, bu ülkenin ulusal güvenliğine bile uzaklıklı bakan başkalarıyla birlikte yan yana, kol kola olduklarını biliyoruz lakin birebir ideolojiye bu kadar hizmet eden ve artık bunu çok daha görünür biçimde yapan, yapmaktan hiç çekinmeyen, hasebiyle bunu bütün siyasetlerine ve kararlılıklarına yansıtanları görüyoruz.”

İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’ı da eleştiren Karaaslan, şunları kaydetti:

“Şehit ailemizin kardeşine yapılan bu ahlaksızlık ve terbiyesizlik ortada. Bu ahlaksızlığı yapan milletin vekili olamaz. Zira biz milletimizin karşısına çıkıp oy istediğimizde, onu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, yani Gazi Meclis’in çatısı altında temsil etmek için gidiyoruz. Küfür etmek için değil, hareket etmek için değil. Hasebiyle bugün tıpkı çatı altında milletvekilliği yapmaktan utanç duyacağımız bir tablo ortada. Bir bayan siyasetçi olarak, bir bayan milletvekili olarak bu türlü hayasızca küfür eden biriyle birebir çatı altında olmak bizler için de bir zulüm. Bayan hakları diyenler sessiz. Ülkenin her bir yerinde bayan hakları diye varlık göstermeye çalışanlardan çıt yok ancak aziz milletimizin hassas terazisi bu vicdansızlıklara, bu gözü dönmüşlüklere, siyasi hudutları geçmiş bütün bu davranışlara karşı hal sergileyecek, vakti geldiğinde o hassas terazisinde nasıl tartacağını, nasıl değerlendireceğini kesinlikle muhataplarına gösterecektir.”