Akdeniz, karasal ve okyanus iklim nesillerinin buluştuğu bir pozisyonda olan Türkiye’nin bu özelliği birçok yaban hayvanına mesken sahipliği yapmasına imkan tanıyor.

AA muhabirinin Tarım ve Orman Bakanlığı bilgilerinden derlediği bilgilere nazaran, Bakanlık, yaban hayvanlarının korunması, üretilmesi ve desteklenmesi için çeşitli projeler hayata geçiriyor.

Bakanlık, Kara Avcılığı Kanunu kapsamında, 150 göğüslü, 481 kuş ve 130 sürüngen tipini kayıt altına alırken, bunlardan 121 göğüslü, 378 kuş çeşidi ile sürüngenlerin tamamının korunması için hazırladığı hareket planını uygulamaya koydu. Bakanlık 10 göğüslü ve 103 kuş tipini ise “av hayvanı” olarak belirledi.

Hareket planı çerçevesinde 2019-2020 kış döneminde yaban hayvanlarının ömür alanlarına 554 ton yem bırakıldı.

Ayrıyeten eylül sonu prestijiyle çeşitli nedenlerle yaralanan yahut hastalandığı tespit edilen 7 bin 207 yaban hayvanının 3 bin 917’si tedavi edilerek salıverildi.

Geçen yıl 198 göğüslü yaban hayvanı üretildi

Bakanlık, jenerasyonu tehlike altındaki yaban hayvanlarının sayısını artırmak için çalışmalarını sürdürüyor.

Bu gaye doğrultusunda kurulan 12 yaban hayvanı üretim istasyonunda geçen yıl 198 göğüslü yaban hayvanı üretildi. Bunlardan 56’sı Anadolu yaban koyunu ve 23 alageyik olmak üzere 79’u bu yıl doğal hayat alanlarına bırakıldı.

Ülke genelindeki su kuşu popülasyonlarının ve sulak alan ekosistemlerindeki değişimlerin izlenebilmesi için yapılan sayım kapsamında bu yıl 171 alanda 104 kuş tipi içinde yer alan 2 milyon 374 bin 317 su kuşu kayıt altına alındı.

Yaban hayatını izleme çalışmaları çerçevesinde de bu yıl GPS’li tasma takılan 23 yaban keçisi, alageyik, yaban koyunu, küçük akbaba, kara akbaba ve bozayı izleniyor. Büyük göğüslü yaban hayvanı popülasyonunun doğal ömür ortamları ülke genelindeki 3 bin 180 fotokapanla takip ediliyor.

Deniz kaplumbağaları izleme çalışmaları kapsamında da Muğla, Antalya, Mersin, Adana ve Hatay hudutları içinde 20 kaplumbağa yuvalama kumsalında izleme ve muhafaza çalışması yapılıyor.